İflah olmaz bir esintidir
Parmaklarının ucunda esen,
Dokunurken bir eskiye
Yaşanmışını hisedebilmek için..
İliklerini kavururken
Geçmiş hevesi eski bir tahta atın
Yarınlarını bilememek, yitmektir..
Ve içinde bir çok “ve” geçen
Bir cümle yazmak gibidir
Ardı ardına canlanırken anıların
Biraz derinden..
Okşar gibi
İhtiyar yüzünü
Pişman değil de
Geç kalmış gibi..
Sonunu getiremediğin
Bir şiiri yazmak gibi, Daha fazla
Kalan
13 Nis 2010 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:dokunmak, esinti, heves, iflah, iz, kum, parmak, pişmanlık, teoman alçı, ve, yarım, yarınlar, yaşamak, yüz, yitmek, Şiir, ıslak
Ait..
29 Mar 2010 1 Yorum
in Aşk, Şiir Etiketler:aitlik, Aşk, boşluk, durağanlık, gark, gıcırtı, hayat, sessizlik, teoman alçı, Yalnızlık
Boşluğun omuzlarında gergin bir ağırlığa dönüşmediği,
Sessizliğin ruhunu derin gıcırtılara gark etmediği
Mısralar..
01 Haz 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:Ağlamak, Ölüm, göz yaşı, giden, her şey, hıçkırık, kalp, kızmak, metehan akpınar, sabah, ses, sevgi, yürek
Bir sabah uyandığımda ölmüştü.
Önce kızdım ona, her şeyimi aldın götürdün diye.
Ama sonra anladım ki beni duymuyordu.
Yüreğim.
Tek duyduğu;
Gözyaşımın, hıçkırıklarımın haykırışlarıydı.
Sürekli elveda diyen bir kızın,
Sesini duyduğunu söyledi sonra bana…
Dedim; boşver duyma,
Sevecek olan gitmezdi…
Metehan AKPINAR
Fotoğraf: (http://www.resimmax.com/data/media/341/kumsala-cizilen-kalp.jpg)
Hiç Mi Acımıyorsun..!
31 May 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:acımak, akıl, Aşk, ağrı, dava, düşünce, emir, gözlerin, hiç mi acımıyorsun, kalbim, kalp ağrısı, köşe yastığı, korku, saniye, tanık, vicdan, yalancı şahit, yasak, yemin, yunus coşkun, zaman aşımı
Beynimin her sokağında dolaşıyorsun
Sokağa çıkma yasaklarıma inat
Çekinmeden ve korkusuzca..
Ki biliyorum kalbime güveniyorsun
Ezberletmişsin adını dilime, tutamıyorum bir türlü
Emrimi dinlemiyor hiçbir düşüncem
Yeminlerini tutmuyor aklım
Her saniye sana kaçıyor
Laf söz dinletemiyorum tek damla kanıma bile
Zaman aşımına uğruyor,
Vicdanıma açtığım tüm davalar..
İki yalancı şahit bulmuşsun,
Yüzümün tam ortasında
Aklanıyorsun bir adamı delirtmekten
Gözlerimin tanıklığıyla..
Köşe yastığı yapıyorsun kalbimi ağrılarına
Peki ama hiç mi acımıyorsun..!
Yunus COŞKUN
Fotoğraf: (http://www.forumfun.org/showthread.php?t=56765)
Bırak..!
26 May 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:Aşk, öl, bağışlamak, bırak, delice, dur, Gitmek, konuşma, nefes almak, neşter, parmak izi, sağır olmak, sevmek, son söz, sus, uzak, uzak yaşamak, yaşamak, yunus coşkun
Bırak..!
Ellerimi tutma,
Hakkın değil parmak izlerini ellerime bulaştırmak
Ben senden gidiyorum
Biliyorum
Delice senden uzaklaşmak
Senden uzak yaşamak..
Sus..!
Konuşma,
Hakkın değil son sözlerini söyleyen bir idamlığı oynamak,
Ben seni dinlemiyorum
Biliyorum
Seni duymamak
Kulaklarımın istifası, sağır olmak..
Dur..!
Sakın ağlama,
Hakkın değil suçlarını gözyaşlarınla yıkamak,
Ben seni affetmiyorum
Biliyorum
Seni bağışlamak
Kendi kalbimi sırtından bıçaklamak..
Öl..!
Yaşama artık,
Hakkın değil yaşamak, nefes almak
Ben seni sevmiyorum
Biliyorum
Sen beni sevmezken sana aşık olmak
Neşter ordusunu
Bileklerime vurmak..
Yunus COŞKUN
Fotograf : ( http://www.resimyukleme.net/resimler/3n3f0mcleds6f1fqo7ln.jpg )
Geri dön..
19 Nis 2009 1 Yorum
in Aşk, Şiir Etiketler:Özlem, Üşümek, çaresiz, bahar, gece, gonca akpınar, korku, nefes almak, Sevgili, Yalnızlık, yaşamak
Seni özlerken nefret ettim ben bu baharlardan!
Herkes sevgili, herkes cıvıl cıvıl..
Bense yine yalnızlığımı giyip gecelerdeyim,
Yorgun ve çaresiz..
Tek başına!
Ve yine yalnızlığa dönmenin gurursuzluğuyla,
Yürüyorum..
Kapanmasın kapılar,
Hep açık kalsın istiyorum.
Sensiz üşüyorum,
Korkuyorum,
Ellerimi tut!
Nefes almak, yaşamak istiyorum..!
Gonca AKPINAR
Fotoğraf: (http://carilee.files.wordpress.com/2007/12/you_re_never_alone_by_reeejoice.jpg)
Bu Gece
25 Mar 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:ağaçlar, üzülmek, bütünleşmek, derin, gece, iki yüzlü, karanlık, kuşlar, serhan yüksel, sevinç
Eğer bu gece ölürsek,
Ruhlarımızı rüzgarlar götürecek
Diğer günlerden daha hızlı
İzlerimizi bu dünyadan silecek
Ve iki yüzlüler arkalarını dönüp gidecek
Gözlerinde yaş kalplerinde sevinçle
Üzülen olacak mı bilmem ama
Ağaçlar ve kuşlar ağlayacak o gece
Gece daha karanlık olması gerekenden
Ölüm yayılıyor tüm bedenimize
Bütünleştik ayrılmadık sevdiklerimizden
Vücudumuzu bıraktık onlar için
Soğuk bir günde sabah erken
Ve de gülenler vardı derinden derine.. Daha fazla
Ruh
24 Mar 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:Ağlamak, beyaz, gece, gece yarısı, gri, leke, ruh, ruh çağırmak, serhan yüksel, siyah
Dün gece yarısı herkes yattıktan sonra
Ruh çağırdım
Hiç tanımadığım birinin ruhunu
Ona senin adını bağırdım
O da fısıldadı kara rüzgarlara
Ruh tamamen beyaz değildi
Siyah gri lekelerle donanmış
Bir çarşaf gibi
Dakikalarca durdu karsımda
Anlaşılmamaktan dert yandı
Ve lekelerinin sebebinin
Günahlardan olduğundan bahsetti
Ben O’na yalan söyledim O’da inandı
Bir ruh çağırdım dün gece yarısı
Hiç tanımadığım birinin ruhunu
Koptu geldi taa içimden
Ağladı dakikalarca karsımda
Dün gece yarısı herkes yattıktan sonra.. Daha fazla
Yeryüzü Gökyüzüne Yakışmıyor!
24 Mar 2009 1 Yorum
in Aşk, Şiir Etiketler:Ay, ayaz, çiğdem yılmaz, gökyüzü, göz yaşı, günah, gece, intihar, köşe başı, kitap, parmak, unutmak, uyumak, yeryüzü, şair, şarap
Hiçbir şairin intihar etmediği bir geceydi..
Ayazdı ay, gökyüzü bulanıktı..
Damarımdaki yalnızlık miktarı boyumu aşmaktaydı..
Bir kadeh şarap içmek şarttı,
Farzdı yırtık kitaplar boyu şiirler okumak..
Hiçbir kalemin kağıda dokunmadığı bir geceydi.. Daha fazla
Aynı Noktada..Sen Yukarı..Ben Aşağı..
22 Mar 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:ayak izi, Ayna, çiğdem yılmaz, doğu, gökyüzü, gri sis, kanamak, müptela, mevsim, uçurum, yolcu, zaman dilimi, zıt yönler, şemsiye
Biz seninle dolduramadık hiçbir mevsimi.. Aramızda hep gri sisler vardı..
Aynı yolun zıt yönlerine ilerleyen yolcularıydık aynı zaman diliminde..
Senin gözlerin doğudaydı,
Benimki ise gökyüzünde..
Aramızda kırık bir ayna gibi kaldı sevda..
Üzerimize hep yağmurlar yağdı,
Sen şemsiyelere sığındın her daim,
Benimse yüzüm bulutlara bakardı..
Aynı şehrin havasını solusak da,
Ayak izlerimiz hep farklı taraflaraydı..
Sen yaşama bağlı suretlere koştun hep,
Bense intiharlı şiirlere müptela bir kadın..
Aramızda dipsiz bir uçurum vardı,
Sana doğru adım atsam, yaralarım çıldırasıya kanardı..
(…kanadım…) Daha fazla
Ve Prenses Kurbağayı Öptü..!
08 Mar 2009 Yorum bırakın
in Serbest Yazı, Sosyoloji Etiketler:öpücük, kurbağa, maneviyat, masal, pişmanlık, prenses, selen urcan, İnsan
Prenses yanlış kurbağayı mı öptü? Masal mı bozuldu? İşler sarpa sararken bir kurbağa insan yerine kondu. Peki ikinci öpücük ona insan olabilme erdemini vermeye yetebilecek miydi? Ya da prenses yanlış, acele ve tutkulu bir seçimin kabullenilmişliğiyle mi ezilecekti?
Masal artık 21.yy masalı olsa sonu bir yere bağlanırdı mutlaka. Nihayetinde maddeye bağlanmayan bir maneviyat bu yüzyılda masalda bile olsa imkansızı haykırıyordu.
Gerçek doyuma ulaştıran maddeci dünyanın maneviyatsız maddeleri olmak ne de aykırı ruhuma. Bir laf etmeliyim ki doyurmalı karnımdan önce ruhumu. O zaman anlarım ki doyduğumu.
Ne kadar az pişmanlık kalırsa geride o kadar mutluluk olur ilerde. Keşkelere takılmadan doğru kurbağalara insan olma zevkini tattırmak mesele! Daha fazla
Vur!
08 Mar 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:Ölüm, özlemek, gitme, kalp, kalpsiz, kovan, metehan akpınar, toprak, unutmak, vurmak
Kalbimden vurmanı çok istedim.
Ama boş bir kovanla değil..
Kalbimden vurmanı ben istedim.
Ama gitmeni değil..
Sesini duymayı ben istedim.
Ama arkadaşça değil..
Gidiyorum..!
Ayrılığı ben istedim.
Ama beni unutmanı değil..
Özlemeyi ben istedim.
Ama hiç uğruna değil..
Gelmemeni ben istedim.
Ama aramamanı değil..
Unutmanı ben istedim.
Ama hatıraları değil..
Özlüyorum..!
Gelmeni ben istedim.
Ama kalpsiz değil..
Sesini duymayı ben istedim.
Ama arkadaşça değil..
Gelmiyorsun..? Daha fazla
Yalnızlığın Adı ile : OKU..
07 Mar 2009 1 Yorum
in Aşk, Şiir Etiketler:Ayrılık, Özlem, çiğdem yılmaz, dua, günah, Kayıp, kirpik, mola, Oku, sen, Tanrı
Kutsallığı yırtık hayatımın ilk ayeti idi, ruhuma bir sancı gibi inen varlığın..
Kayıp Tanrım’ın adı ile ‘sen’i okumaya başladım.. İşlediğim en siyah suçtu gözlerin..
Kirpiklerinde soluklanmak adına verdiğim molalar, Günah niyetine işlenmişti amel defterime..
Yani anlayacağın terazinin cehennem kefesi ağır geliyordu işte..
Zaman senden yanaydı durduğum Araf’ta, akıyordu teklemeden, Bana ise akrebin yelkovanla amansız savaşını izlemek kalıyordu..
Yani diyeceğim şu ki; Mevsimlerin ‘sen’le bezenme ihtimali ahretlik bir soru oluyordu..
Kirli dualarımın ilk anlamı idi
Yüreğime bir taş gibi oturan ayrılığın..
Pas tutmuş surelerimin adı ile ‘sen’i özlemeye başladım.. Daha fazla
Kalbimin Gözleri
07 Mar 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:Ayrılık, Aşk, ümit, fotoğraf, kalbimin gözleri, leaving, metehan akpınar, rüya, terketmek, yolcu, Şiir
Gittiğinde hafızamı yitirmiştim,
Bir tek sendin aklımda kalan, gözlerin…
Evet! Gözlerin…
O baktığımda kaybolduğum,
Sanki bir bulutun üstünde hissettiğim kendimi,
Sanki kalbinde bir yolculuğa çıktığım,
O gözlerin…
Ama şimdi sadece fotoğrafın var ellerimde.
Rüyadan uyanırken yanıma aldığım o fotoğraf.
Her baktığımda sensin aklımda, gülüşün, öpüşün…
Hiç çıkmıyor.
Ve şimdi…
Ve şimdi gitmekte olan vapurun,
Arkasından bakakalan bir yolcu gibiyim. Daha fazla
İki Yabancı
25 Şub 2009 1 Yorum
in Aşk, Şiir Etiketler:asi, Aşk, bakış, cümle, fırtına, sarılmak, selen urcan, Sevgili, yıllar
Sevgilim, herşeyim!
Tüm hayatımı kendi rengine boyayan benim en derin mavim.
Beni benden alan, yıllarımı çalan,
Yetmez gibi beni senden de ayıran asi fırtınam.
Mutlu dilekler yetmez, kucak dolusu sarılmalar yetmez,
Dudak dolusu öpmeler, derin uzun bakışlar yetmez,
Böyle çarpmışken beni, seni anlatmalar, ardından ağlatmalar yetmez
Sana daha dün döndüm bugün geri söndüm.
Birlikte aynı cümleye sığamayan bağlaçlarız şimdi
Çünkü biz sığamadığımız o cümleye aynı tadı veren iki yabancıyız
Ve artık ayrı apayrı yollardayız… Daha fazla
Yabancı
20 Şub 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Şiir Etiketler:avare çocuk, kahve göz, kalabalık, sahte, sahte bakışlar, selen urcan, Yabancı, Yalnızlık
Bu bakışlar yabancı bana!
Hiç tanıdık değilsin sen hayatıma!
Gözün bile kahve kahve,
Bakıyorum ama sahte sahte.
Üşüyorum yokluğunda sarılamıyorum bir başkasına,
Isıtmıyor başka bir ten beni, senin tenin gibi.
Bir yalnızlık var içimde,
Kalabalıkta tuttuğu eli şaşıran avare bir çocuğum şimdi… Daha fazla
Sadece Sen Gör Diye…
15 Şub 2009 Yorum bırakın
in Aşk, Psikoloji, Serbest Yazı, Şiir Etiketler:Ayna, azap, Aşk, Gülnur ünal, Hasret, sen, tebessüm, yürek, yorgun
Aşkındı yücelten, sendin beni güzel yapan
Gözünde güzeldim aynada değil!
Kırıldı aynalar gönlüm gibi,umudum gibi
Her şey biter, dünya durur, göz görmez, yürek atmaz ya
Öylece kalakaldım…
Sensiz silindi her şeyin değeri gözümden
Bu donuk gözler, anlamsız bakışlar
Sadece beni yaşatmaya yarayan bu kalp
Sana gitmediği için isteksiz atılan adımlar,
Yorgun, çaresiz bu beden Daha fazla
Hesaplaşma..
14 Şub 2009 Yorum bırakın
in Başkaldırı, Felsefe, Psikoloji, Serbest Yazı Etiketler:Ölüm, Ölmek, hayat, hesaplaşma, Savaşçı, serhan yüksel, Tanrı, Yalnızlık, Yenilmek
“Yapabileceğim bir şey var mı ?” diye sordu Tanrı
Hayır anlamında başını salladı yorgun savaşçı
Yorgun olduğu belliydi yüzünden
Tüm kasları vücudu peltemsiydi,
Ve içinde bir yer kırgındı belliydi
“Savaşta mı oldu?” göstererek eğik kılıcı sordu Tanrı
Savaşçı bulanık gözlerini kılıcına indirdi
“Evet.. ama düşmanım onurlu değildi”
“Kimdi?”
“Hayat”
Esen ılık rüzgar saçlarını dağıtıyordu savaşçının
Ürpermesine neden oldu bu insanlara özgü biçimde
Tanrı hafifçe öne eğilerek “Hissediyor musun?” dedi Daha fazla
Haykırış
28 Oca 2009 4 Yorum
in Mektup, Psikoloji, Serbest Yazı Etiketler:ay ışığı, Ağlamak, Ölüm, Özlem, Baba, gonca akpınar, Hasret, Hayal, hayat, Haykırmak, Hoşgörü, Küçük kız, korku, Mezar, my father, nur içinde yat, seni çok seviyorum, sevgi, Umut, şen kahkahalar, İnsaf
Şen kahkahalar atan, deli gibi oradan oraya zıplayan küçük kız yok artık karşında. Gözleri ay ışığında buğulanmış, yüreği kan denizinde yüzen bir zavallıyım artık.
Yıllar geçtikçe, törpülediğim umutlarımla karşındayım.
Bak törpüledikçe zamanla yok oldular. İnsafım, sevgim, hoşgörüm, merhametim belki de sana duyduğum özlem…
Sahi neydi onlar?
Hatırlamıyorum bile…
Hatırlamıyorum çünkü sen gittiğinde ben 7 yaşındaydım. Bütün hayallerimi, umutlarımı ve geleceğimi götürdüğünde tam 7 yaşındaydım baba..!
Bir Düşünsene Ne Olmak İsterdin?
27 Oca 2009 Yorum bırakın
in Serbest Yazı, Sosyoloji Etiketler:çiçekler, balıklar, blue sea, gonca akpınar, hayal etmek, kelebek, lüks, martı, mavi deniz, mis kokular, ocean, okyanus, uçsuz bucaksız
Bazen sorarım kendi kendime; eğer şu anki halimde olmasaydım ne olmak isterdim diye..
Böyle bir lüksümüz yok elbet ama hayal gücü bu ya düşünüyorum.. Uçsuz bucaksız mavi denizlerin üzerinde uçan bir martı mı, yoksa yarın öleceğini bile bile rengarenk çiçeklerin mis kokularına kendini kaptırmış hiç durmadan özgürce uçan ve bugünün keyfini çıkaran harika bir kelebek mi? Ya da derin okyanuslarda salına salına yüzen kocaman kırmızı bir balık mı ?
Hepside çok cazip geliyor öyle değil mi? Hep kendimiz için en iyisini, en güzelini istiyoruz.Martıların en güzeli olmayı, çiçeklerin en güzel kokanını ya da küçük bir gölde değil de koskoca bir okyanusta olmayı… Hep uç noktaları, hep zirveleri istiyoruz. Küçük balık değil de hep en büyüğü olmak istiyoruz. Yenilen değil hep yenen belki de olmak istediğimiz. Şimdi etrafınıza bakın ve düşünün.. Daha fazla
SON YORUMLAR