Yağmur

Döküntü yağmurlar… Kokusuz, kuru yağmurlar…
Avuçlarındaki çatlaktan sızan ağrılı yağmurlar..
Gelmeyen baharın, olmayan kışın yağmurları..
Yorgun bedende sızı veren yağmurlar..

Bardaktan boşanırcasına ruhunu saran, acıtan yağmurlar..
Yanakları kıvrım kıvrım olmuş minik ağacın,
Meğerse büyümüş kimse görmeden
Usulca, sessizce, tek başına..
Çicek açtığı gün de olmuş görmemişler..
Beklemiş, beklemiş, gelmemişler..
Daha fazla

Bahar Gelmiş Bu Şehre

Bahar gelmiş bu şehre
Eteklerinde cıvıldayan kuşlar
Karlar erimiş
Soğuklar bitmiş
Bahar gelmiş bu şehre
Kırılan kalpler
Bir kez daha
Aşık olmaya
Yemin etmiş
Bahar gelmiş bu şehre
Dallarda zerdali uğultusu
Toprakta umudun kokusu Daha fazla

Karanlıkta

red_sonjaAteş yüzünü aydınlatıyordu. Gölgeler küçük iblislere dönüşerek bedeninde ve etrafında oynaşırlarken, yaktığı ateşin kalbine diktiği gözlerini yavaşça, kaldırdı.. “Çok zaman geçti” diye mırıldandı kendi kendine. Uzaklardan esen rüzgar alevin de etkisiyle iyice kırmızılaşan saçlarını hafifçe oynatıyordu. Gülümsedi bir çocuğun masumluğuyla.. Hoşuna gitmiş olmalıydı rüzgarın okşayışı. Belki annesini hatırlamıştı; dokunuşlarını. Yanından hiç ayırmadığı kılıcına baktı, kim bilir kaç kız çocuğunu yetim bırakmıştı. Aslında fazla üzüldüğü de söylenemezdi. Kim vardı ki günahsız yaşayan?  Kuzeyin vahşi topraklarından ayrılalı çok olmuştu. Bir savaşçı olarak doğmamıştı ama ettiği intikam yemini tanrıların dikkatini çekmiş ve ona bu büyük yetiyi kazandırmışlardı bir gece ansızın. Daha fazla

Seni seviyorum!

Koşa koşa gelsem açar mısın kucağını?

Ellerimi uzatsam tutar mısın, ısıtır mısın üşüyen ellerimi sımsıcak, pamuk gibi yumuşak ellerinle? Soğuktan kıpkırmızı olmuş burnumu öper misin, yanaklarıma dokunur musun? Bilir misin, seni seviyorum ben. Bilirsin elbet! Bilmesen gülmezdin üşüyen ruhumu ısıtmak için. Almazdın yumuşacık ellerine minicik kalbimi. Dokunmazdın acıyan yüreğime. Daha fazla

Biz ne ara mutluyduk, hatırlar mısın?

yalnizlik

Gidip kendime kahve alacağım hayatım, sen de ister misin? Belki yüreğimizi yeniden ısıtmaya yardımcı olur!

Sevdiğimiz zaman gösterirdik sevdiğimizi, bir zamanlar. Annemize sarılır, öperdik yanaklarından. Babamız bizi sırtına alır gezdirirdi. O zamanlar henüz gökdelenler yoktu. Delememişti kimse göğü, ve hala bir şansımız vardı zıplayarak gökkuşağına erişmek için.

Daha fazla

Sizler İyi Çocuklarsınız

insanİlk kez yalvarıyorum.. En kötüsü dilenmek mi? Dileniyorum..
Elimi tut.. Kenetlenelim tekrar.. Bize yakıştığı gibi.. İnsan olmanın üstünlüğünü hatırlamak gibi.
Beynimiz pas tutuyor ayakları yere basan gençliğimi kaybediyorum.
Evin büyüğü başlıyor “Önceleri böyle miydi yaa?.. Ama siz iyi çocuklarsınız..”. Yerin dibine mi girmeli? Mp3 çaları takıp “o zaman, bu zaman değil” mi demeli? Ya da zor olanı yapıp, şapkanı önüne koyup düşünmeli mi?
“Ceddin deden, neslin baban..” diye başladım;
Köyde dedem toprak çapalardı. Hala çapalar(Tabi organik-inorganik karmaşası yokmuş o zaman).. Daha fazla

Vur!

heartKalbimden vurmanı çok istedim.
Ama boş bir kovanla değil..
Kalbimden vurmanı ben istedim.
Ama gitmeni değil..
Sesini duymayı ben istedim.
Ama arkadaşça değil..
Gidiyorum..!
Ayrılığı ben istedim.
Ama beni unutmanı değil..
Özlemeyi ben istedim.
Ama hiç uğruna değil..
Gelmemeni ben istedim.
Ama aramamanı değil..
Unutmanı ben istedim.
Ama hatıraları değil..
Özlüyorum..!
Gelmeni ben istedim.
Ama kalpsiz değil..
Sesini duymayı ben istedim.
Ama arkadaşça değil..
Gelmiyorsun..? Daha fazla

Kırlangıçlar Dönmeyecekler

house_martinKırlangıçlar
Gökyüzünün müdavimleri
Bir ekim sabahı gitmiştiniz
Bir elveda bile demeden
Kimi inanışlara göre ölen insanların ruhlarını taşırmışsınız
Kimilerine göre umudu
İlkbaharlara selam getirmek için gitmiştiniz
Uzak diyarlara
Ve bir kırlangıç fırtınasına isim koymak için
Bekledim
Daha fazla

Benim Gözyaşlarım Daha Sahici

sertyagmurGökyüzünden düşen yağmur taneleri, birşey soracağım size, sevginiz, aşkınız var mı yüreğiniz de, yoksa neden düştünüz yere, neden dokundunuz tenime, yüreğime… Toprakla buluşmak mı yegane amacınız, yoksa toprağa mı aşıksınız? Biliyor musunuz ben de düşeceğim sizler gibi bir gün toprağa, kavuşur muyum peki o zaman aşkıma?

Gökyüzünden düşen yağmur taneleri, birşey soracağım size, her ateşi söndürebilir misiniz? Söndürebilir misiniz yangınlarımı da? Yoksa siz de mi yanıyorsunuz için için, siz de yüreği yanmışların ortak göz yaşları mısınız?

Ama aramızda fark var, ben her mevsim ağlarım siz bir mevsim dökülürsünüz, sizin bulut dağlarınız var, benim ise hiç sönmeyen yanar dağlarım. Ben her vakit ağlarım, ay ile güneş buluştuğunda seher vakti, güneşin yolu yarıladığı vakitler öğlenleri, ay’ ın devraldığı nöbeti güneşten her akşam ve umarsız kalır yine ağlarım gecenin kör karanlığında umarsızlığımı yitirmek için, umar’ ım olur gözyaşlarım… Daha fazla