Yağmur

Döküntü yağmurlar… Kokusuz, kuru yağmurlar…
Avuçlarındaki çatlaktan sızan ağrılı yağmurlar..
Gelmeyen baharın, olmayan kışın yağmurları..
Yorgun bedende sızı veren yağmurlar..

Bardaktan boşanırcasına ruhunu saran, acıtan yağmurlar..
Yanakları kıvrım kıvrım olmuş minik ağacın,
Meğerse büyümüş kimse görmeden
Usulca, sessizce, tek başına..
Çicek açtığı gün de olmuş görmemişler..
Beklemiş, beklemiş, gelmemişler..
Daha fazla

Dile Düşürme

“Dile düşürme” dedi iç ses…
Sana kalsın, hangi hücrene ait olduğunu bilmediğin alev ve onun yanıbaşındaki buzlanma…

Yine kendine sakla, kendinle sakla…
Bırak bilmesin kimse ya da herşeyi bildiğini sanan kimse…
Gözlerini kapatıp, kopup tüm sınırlardan kendini nasıl bırakıyorsan suyun üstünde
Öyle bırak dedi… Daha fazla

Çocukluğumun Korkuları

gök gürültüsü

Korkunç bir Cuma günüydü. Kim korkutmuştu beni bu kadar? Daha sekiz yaşında küçücük bir çocuktum, dünyada olup bitenlerden uzaktan yakından alakam yoktu. Varsa yoksa oyun oynamaktı hayat. Büyüyünce para kazanmam gerektiğini biliyordum. Param olunca hepsiyle çikolata şeker alacaktım. Bence babam parasını doğru harcamıyordu. Parasını dünyanın en tatlı şeyine vermektense gereksiz şeylere harcıyordu bu da beni çok kızdırıyordu… Daha fazla

Ateş dondu!

Ateş dondu

Midemde uçuşan kelebekler öldü, cesetleri kalbime gömüldü. Şimdi her kalp atışımda mezarları sızlıyor.

Eskiden gülümserdin, ısıtırdın içimi. Yine de korkardım sana yaklaşmaya, ateşin yakar diye. Uzaklaşamazdım da, özlerdim. Dudağının kenarı yukarı doğru azıcık kıvrılacak da ben göreceğim diye gözlerimi çıkarıp da sana vermeye hazırdım. Elimi hiç bırakmayasın diye, elimi kesip de eline tutuşturabilirdim, o zaman korkardın.

Daha fazla

Anafor

whirlpool

Ne zaman baksan bana, aklımı yitiriyorum gözlerinin içinde. Gözlerindeki anaforlar beni de çekiyor, gözlerimi kaçırıp özlemine sığınıyorum, kurtarıyorum kendimi. Özleminle tutuşup yine de kül olmuyorum gözlerinin serinliği ile. Gözlerini görmesem yanardım, bırakıp gitmesen boğulurdum. Ne seninle olmayı becerebiliyorum, ne sensiz kalabiliyorum büsbütün. Oysa bilsem ki o gözler bir tek bana öyle bakacak, bir tek ben boğuşacağım o gözlerin içindeki anaforla; sesine, nefesine sığınıp hayatta kalırdım; senin olurdum. Daha fazla

Hiç Mi Acımıyorsun..!

gidişinBeynimin her sokağında dolaşıyorsun
Sokağa çıkma yasaklarıma inat
Çekinmeden ve korkusuzca..
Ki biliyorum kalbime güveniyorsun
Ezberletmişsin adını dilime, tutamıyorum bir türlü
Emrimi dinlemiyor hiçbir düşüncem
Yeminlerini tutmuyor aklım
Her saniye sana kaçıyor
Laf söz dinletemiyorum tek damla kanıma bile
Zaman aşımına uğruyor,
Vicdanıma açtığım tüm davalar..
İki yalancı şahit bulmuşsun,
Yüzümün tam ortasında
Aklanıyorsun bir adamı delirtmekten
Gözlerimin tanıklığıyla..
Köşe yastığı yapıyorsun kalbimi ağrılarına
Peki ama hiç mi acımıyorsun..!

Yunus COŞKUN

Fotoğraf: (http://www.forumfun.org/showthread.php?t=56765)

Geri dön..

geceSeni özlerken nefret ettim ben bu baharlardan!
Herkes sevgili, herkes cıvıl cıvıl..
Bense yine yalnızlığımı giyip gecelerdeyim,
Yorgun ve çaresiz..
Tek başına!
Ve yine yalnızlığa dönmenin gurursuzluğuyla,
Yürüyorum..
Kapanmasın kapılar,
Hep açık kalsın istiyorum.
Sensiz üşüyorum,
Korkuyorum,
Ellerimi tut!
Nefes almak, yaşamak istiyorum..!

Gonca AKPINAR

Fotoğraf: (http://carilee.files.wordpress.com/2007/12/you_re_never_alone_by_reeejoice.jpg)

Ölüm Değil Beni Korkutan

kalpBeni korkutan ölüm değil inan…
Ben..!
Ölmekten korkuyorum…
Çubuğunu yakıp bir kızılderelinin,
Keyifle çadırında oturması,
Dumanla anlatmak istediğini
Anlatması gibi…

Neden…?
Ben konuşarak sevdiğimi anlatamıyorum, neden? Daha fazla

Tabiri Caizse Rüya

sleep1Gün yeni doğmuştur. Yeryüzü yine güneş ışınlarının istilasıyla ışıl ışıl. Ve merhaba yeni bir sabaha. Fakat o da ne? Kan ter içinde uyandınız nefes nefese. Ağladığınız davul gibi şişmiş gözlerinizden belli. Peki ama neden ? Belki de gece gördüğünüz rüyadandır.

Evet evet kesinlikle bu bir kabustu. Sabaha kadar dur durak bilmeden oradan oraya koşuşturdunuz. Şimdi sakince gözlerinizi kapatın ve rüyayı hatırlamaya çalışın…

Ay cömert bu gece, bütün ışıklarını salıyor yer yüzüne . Her yer zifiri karanlık ve siz ormandasınız. Köpek ulumalarını duyuyorsunuz. Ve korkudan kıpırdamazken bir an avucunuzdaki altınlara bakıp anlam vermeye çalışıyorsunuz kimin olduğuna dair. Daha fazla

Haykırış

8a1b95f70b165b86cf8f1dd900b555b81Şen kahkahalar atan, deli gibi oradan oraya zıplayan küçük kız yok artık karşında. Gözleri ay ışığında buğulanmış, yüreği kan denizinde yüzen bir zavallıyım artık.

Yıllar geçtikçe, törpülediğim umutlarımla karşındayım.

Bak törpüledikçe zamanla yok oldular. İnsafım, sevgim, hoşgörüm, merhametim belki de sana duyduğum özlem…

Sahi neydi onlar?

Hatırlamıyorum bile…

Hatırlamıyorum çünkü sen gittiğinde ben 7 yaşındaydım. Bütün hayallerimi, umutlarımı ve geleceğimi götürdüğünde tam 7 yaşındaydım baba..!

Daha fazla

Kalabalıklar İçinde Yapyalnız …

yalnizlik

Korkularımızı üçe ayırırız, yabancılık çekmek altı şekilde olur, bilmediğimiz şeyler dört ana başlıkta incelenir, ama yalnızlık birdir. Modern insanın her şeyi formüle dökme çabası işlemez yalnızlığa. Yalnızlık yalnızlıktır, ansızın gelir, hissettirmeden gider, ya da biz öyle hissederiz.

Pusu gibidir yalnızlık, siz koştuğunuzu zannederken birden takılır ayağınız, sarar sizi ağıyla. Hüzne boğar, uykuyla sarar, bitkinlikle uyutmaz. Kalabalıklar içindesinizdir, milyonların içinde.. Sokakta yürüyemezsiniz belki kalabalıktan, tanış olmayan yüzler yollarınızı keser. Okulda olursunuz, iş yerinde, otobüste, evde.. Sizin gibi olmayan insanlar da sizin gibi yapyalnızdır kalabalıklarda.

Orda bir köy vardı eskiden, bizim köyümüzdü, gelmesek de gitmesek de bizim köyümüzdü. Şimdi o köy de en az bizim kadar yalnız ve en az bizim kadar sahipsiz. Öldü köyler ve biz kalabalıklar içinde, kalabalığa karışmadan kendimiz olmaya çabalıyoruz, yapyalnız kalıyoruz, bu yalnızlığımızı ancak kendimiz görüyoruz.

Daha fazla